Ülkemizde Hayatta Kalma Yolları / Ekonomi

     Son... Yok olmadı.
     Son Ki... Bakın yine olmadı.
     Son Ki Üç...

     -Cümlenin devamını da fişinize yazdım; "Arda" kelimesi 25 kuruş ediyor, ek olarak ünlem ya da nokta isterseniz de 10 kuruş daha fişinize eklemem gerekecek.-

     Durun durun, daha ilksiniz... Hadi bu sefer ki ücretiniz benden olsun ama sonralarına karışmam.

     Son Ki Üç Arda!!

     Merhaba paşalar... Gördüğünüz gibi öyle armut piş ağzıma düş olayları yok artık. "Ekmeği taştan çıkarma taşın suyunu sıkıp ondan çorba yapma" devri bu devir. Bu yüzden kalktım, gittim, içinde bulunduğum topraklara ayak uydurdum ve bazı kelimelere fiyat uygulaması getirdim. Allahtan noktalama işaretlerini poşetten ucuz yaptım, hadi yine ballısınız paşalar.
     Tabii hemen böyle parasal olaylara girdim ama merak etmeyin, yılların ekonomi öğrencisi olarak sizi bu sürece bozuk paralar gibi hazırlayacağım. Hep dediğim gibi, AYIPSINIZ!

     1- Ülkemizde geçinmek benimle geçinmekten daha zor paşalar. Öz eleştirimi yapıp ciddiyet kattığıma göre diğer maddeye geçebilirim, oraya da gelin.

     2- Asgari ücretin ne olduğunu tartışmayacağım ama o parayla hayatta kalmak kolay değil. Haydi gelin size yılların ekonomisti olarak tavsiyelerimi sıralayayım. Kalite kokusu içinde refahlık seviyenizi arttıralım.
          - Dışarıdan yeme devrini kapatın, evde mis gibi patates suyuna ekmek banın. Dünyanın en zenginleri nasıl o listeye girdi zannediyorsunuz?
          - Alacağınız bir kıyafeti en az 10 sene giyecek şekilde alın. Yani böyle bedeninizden 2 beden büyük ve sonrasında temizlik bezi yapabilecek kumaş türünde bir şeyler... Bakın bakın Rihanna bacıma!! O montun cep bölmelerini lif olarak kullanıyor şu an. Tam bi' Arda'lık hareket... Alkışlarım seni bacıların bacısı.

          - Aile marketinizden poşet isteyin, ardından mağaza alışverişine çıkın. Bakkal amcanız bu durumu çözene kadar bu tür kurnazlıklar yapmak Allah'ın emri bu ülkede, hem alışveriş dönüşü aldıklarınızı elinizde taşıdığınızı gören Bakkal amca vicdan azabı duyup zaten size poşet verecek. Bu açıdan da bakın bi'. Ayrıca Serdar Ortaç'ın "...Seni çöpe atacağım poşete yazık..." lafının artık o kadar da anlamsız olmadığını görmeye başladık, lafı geçmişken eleştirimi yapayım da içimde kalmasın dedim.
          - İndirim günlerini takip edin, indirim günleri de sizi görsün. Geçen 6 liralık olan sütü 3 liraya aldım bu yolla paşalar. Öyle havadan sallamıyoruz bu taktikleri. Lütfen...

     3- Halk arasında bu yeni piyasayla birlikte bir muhabbet malzemesi oluştu paşalar; "her şey çok pahalı" ya da "ay para yetişmiyor"... Bu tür konuşmaları duyduğunuz an direkt katılım gösterin. Bu; halkın bu zor zamanlarındaki kucaklaşmasıdır. Konuşma tıkanırsa şayet, havaların soğukluğundan da girebilirsiniz. Denendi, muhabbeti en az 15 dakika kadar daha uzatabiliyor.

    4- Her ay kazancınız elinize geçtiğinde harcama planı ortaya dökün. Bu hem "param çarçur olmadı" deme yoludur hem de nasıl hayatta kalacağınızın yazılı bir beyanıdır. Hatta kenara para bile koyabilirsiniz. Hadi gelin hesaplayalım;
          - Hesapladım; elimizde bir para artışı olmamakla birlikte 500 lira civarı da eksilere giriyoruz. Bu da demek oluyor ki 2 aya kalmadan nur topu gibi bir kredi kartı daha doğurabilir ve 2 seneye kalmadan borç içinde yüzebiliriz. Harika değil mi? Cillop gibi hayattayız (!)

     5- Bu son maddeyi beni hep destekleyen, arkamdan emeğini ve sıkıntısını hiç eksik etmeyen iktisat derslerime ve bana bu maddeleri yazdıran ülkemiz ekonomisine ayırmak istiyorum. Onlar olmasa olmazdı. Onlar için kocaman bir alkış alabilir miyim? Tamam, lütfen ayakta alkışlamaya gerek yok, sağolun.

     Yazı burada bitmiş olabilir paşalar ama burada okuduğunuz kelimelerin parasını hesabıma yatırırsanız sevinirim. Hemen aşağıya IBAN'ımı bırakacağım. Bakın konuştukça paranız artıyor. Güçlük çıkarmayın bana kurban olduklarım.
     Şaka şaka... Haydi gittim ben paşalar
   
     SON Kİ ÜÇ ARDA!!