NOE: O Zaman Dans, Climax!


Bu yazı ÇOK PİS SPOİLER içerir.

     -O kadar da etkileyici değil bu adamın filmleri, ben de iki insanı seviştirsem sinemaya soksam iki ödül alırım. Aileme izletemeyeceğimden yapmıyorum. Bir de evimde ödül koyacak yer olmadığından... (Nuri Bilge Ceylan)
     -Provokatiflikse provokatiflik... Derine inmekse derine inmek... Hepsini bende yaptım. Ünlü isimleri bile oynattım filmlerimde. Açın iki "Kutsal Motorlar"ımı izleyin. "Enter The Void" filmini izlerken çayda çıra oynarsınız sonrasında. (Leos Carax)
     -Yani filmleri güzel ama cinselliklik ya... Kimsenin benim kadar güzel çekeb... Anam babam gelsin ben ona öğreteyim. (Lars Von Trier)
     -Öncelikle hangi kamera? Hah tamam... Son filmi "Kılaymeks"ten şimdi çıktık, çok beğendik. Ailecek severek izliyoruz bu yönetmenin filmlerini. Kadının neden triplere girdiğini anlamadım. Ama danslar harikaydı. Kanal D'ye de çıksın tekrar izleyeceğim. (Arda Ayhan)



     Yukarıda ünlü yönetmenlerin Gaspar Noe ve son filmi "Climax" üzerine verdiği demeçler yer almaktadır paşalar. Bu hafta açılışı azıcık entel yapayım dedim. Boynumdaki fuları -ağır çekimde- dolayıp hemen başlıyorum içeriği... E o zaman...
     Son ki üç Arda!!

     Bu hafta oradan buradan Gaspar Noe olsun, filmleri olsun, paylaşım yapıp durdum. Merak edip bir araştıran varsa yanağından iki makas alacağım. Diğer bloglar, hesaplar çekiliş yapar, hediye falan gönderir. Ama ben öyle miyim? Hayır... Size tüm samimiyetimle makas atıyorum. Bluras Blog bir kez daha farkını ortaya koyar böylelikle... Neyse... Bugünkü konumuz festivallerde yasaklanan, filmlerinin yarısında salondan çıkılan ama bir o kadar da hayranı olan Noe abimizi ve filmlerini inceleyeceğiz. 2018'in en iyi filmlerinden biri olan "Climax"i de es geçmeden...

     Yine madde madde hayatlarınızı şenlendireceğim.
     Lütfen ama... Ne diyorum ben her hafta? Ayakta değil oturarak alkışlayın!
     1- Gaspar abimiz şu vakte kadar 5 uzun metraj ve birçok kısa filme imza atmış bir yönetmen.

 2- "Çağdaş Fransız Sinemasının Yaramaz Çocuğu" derler yönetmene... Bunun yanı sıra "Ruh Hastası" ve blog kapatılabileceğinden yazamayacağım birçok lakabı mevcut.

     3- Filmlerinde her yönetmenin kullanamayacağı konuları, bulaşık süngerini sıktıktan sonra aniden yüze gelen sabunlu su misali anlatır ve "siz bunları öyle orada burada anlatır normal dersiniz, bir de benim filmlerimde izleyin hele" diyerek seyirciye bir de tokat etkisi yapar. (Bu etkiyle, Türkçeye "Dönüş Yok" adıyla çevrilmiş filminde, tek plan çekilmiş 10 dakikalık tecavüz ve şiddet sahnesi mevcuttur. Mideyi seviyeli bir şekilde kaldırır. "Türk televizyonlarında orada burada tecavüz şiddet deriz ama ne olduğunu bilmeyiz bile paşalar" dedirtir)

     4- Filmlerinin hepsi birbirine bağlıdır. Hepsinde aynı oyuncular yer almasa da şu an izlenilen filminde bir önceki filmden bir sahne görülebilir.

     5- Sadece avantajlarından bahsediyormuş gibi oldum, ama çok uzun aralıklarla film çıkarması, provokatif olacağım derken kimi zaman dozajını kaçırması, kimi filmlerinin gereksiz bir uzunluğu olması ve Blog'uma sponsor olmaması büyük ayıptır. İtinayla kınanır.

      6- Filmlerinden renk kullanımı önemlidir. Tim Burton gibi her rengi bir filmde kullanayım demez, Tarantino gibi her filmde kırmızı tonlarına da yer vermez. Ha her filminde farklı bir uyuşturucuya başrol vererek ona göre bir renk cümbüşü yapar abimiz, orası ayrı.

     7- Kullandığı çekim teknikleri sinema sanatı içerisinde yapılması zor ve pek tercih edilmeyen şekildedir. Kamera kullanımını ustaca oyunlara girerek kullanır misal. "Climax" "Dönüş Yok" "Herkese Karşı Tek Başına" "Aşk" ve "Boşluk" filmlerinde bunun bir çok örneği görülür. Kamera kimi sahnelerde 30-40 dakika civarı herhangi bir kesintiye uğramadan filmi sürdürür. Bu teknik bir hataya yer vermemesi bakımından oldukça zordur, bir hata da filmin bir çoğunluğu çöpe gidebilir.

     8- İlk başta bu tekniğe ağzım açık baksam da kamera hileleri yapıyormuş Noe abimiz. Sizi de hemen kandırdım.

     9- Yönetmenimiz kendini fazlasıyla iyi tanır. Dışlandığını bilir.

     10- Film senaryolarının ana hatları çok basittir hatta senaryoları çok kısa bir zamanda kaleme alır. Fakat post prodüksiyon aşamaları kullandığı teknik oyunlardan oldukça uzundur.

     11- Kimi filmlerini olay kronolojisi ile anlatmaz. Geri dönüşler uçup kaçanlar olur. Bu birazda "Ya senaryolarımın bir olayı var ama çok basit yaaaa... İki teknik yapayım da etkilensin millet" demektir. Bu teknik aslında birçoğumuzun aşina olduğu "Memento" filminde kullanılan tekniktir. Canım Nolan...

     12- Kimi film afişleri yasaklanmıştır. Oraya buraya bakınmayın. Blog'umu yolda bulmadım ben!! O afişleri paylaşıp da Blog'umu bir kez daha kapattıramam.

     13- Filmlerinin alt metinleri oldukça zordur. Bu biraz "ilk izleyişte herkese hitap etmeyen film" türüne girer. Mesela "Dönüş Yok" filminde bir insanın sindirim sistemini dolaylı yoldan anlatmıştır. Filmin karanlık bir tonda başlayıp daha aydınlık tonlarda bitmesi ve kulüpteki şiddet sahneleri mide bulantısını temsil etmektedir. Kabul edin iki kültürlendiniz.

     14- Yakın zamanda kaybettiğimiz Stan Lee misali Gaspar abimiz de her filminde olmasa da kimi filmlerinde oradan buradan çıkarken görürüz. "Boşluk" filminde kulüpte dans ederken, "Dönüş Yok" filminde ise mastürbasyon yaparken görürüz.
     Şaka değil, vallahi bak. Espri yapsam söylerim zaten paşalar...

     Gelelim son "zirvesi" Climax'e...
     15- İlk olarak söyleyeyim paşalar, film hakkında çıkan "senaryonun 5 sayfadan ibaret olduğu" iddiası doğrudur.

     16- Film uzun ve dikkat çekici bir dans sekansıyla başlar, sırf bu sahne için bile gidilir. Konu genel itibariyle bir grup dansçının içkilerine uyuşturucu katılmasıyla kimilerinin cenneti kimilerinin cehennemi yaşamasını anlatır. Oyunculuklar tek kelimeyle Perfect Tense'tir. Müzikler harikadır. İzlemeden önce baş dönmesini ve mide bulantısını önlemek için ilaç içilmesi tavsiye edilir. Yoksa galasında olduğu gibi kusanlardan ortalık geçilmez. Yanınıza iki de ıslak mendil alın, n'olur n'olmaz. Finali kimilerine göre tatmin edici değildir. Ümitlenmeyin. Benden söylemesi...

     17- Kimse bahsetmemiş ama filmin jeneriği (yani ifade edemedim ama oyuncularının, yapım ekibinin isimleri...) film arasına parça parça konulmuştur. Film arasında iki oyuncu ismi görürseniz şaşırmayın paşam.

     18- Filmdeki olaylar gerçek bir hikayeye dayanmaktadır. Türk korku filmleri açılışı gibi oldu bu cümle ama iki gülün geçin siz, çok şey yapmayın.

     19- Üşenmeden araştırdım ve filmde adı geçen ve olayları başlatan uyuşturucu, anlatılan kadar iddialı bir etkiye sahipmiş. Zaten yönetmende tecrübelerime dayanarak yazdım demiş. Kısacası gelin kaliteli malı benden alın diyor yani. Paşam işi biliyor, evet.

     20- "Çok konuştun, artık bitir" dediğinizi duyar gibiyim. Siz de az değilsiniz ama neyse açmıyorum ağzımı. İki sanat yaptık, iki mizah dozajını düşürdük diye tepeme çıktınız. Haydi gidin bari... İlerde ne kadar kültürlendik diye ararsınız beni ama ben olmam. Fularımı alır giderim.

     Son ki üç Arda!!
   

2 yorum:

  1. Gaspar abi kesmedi beni Pirenne ile aşk yaşamaya gidiyorum. Ay dur fularımı da şöyle atayım bari..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. At anam babam at, bizim oralarda fularını atmazsan fular seni atar boynundan derler.

      Sil

Blogger tarafından desteklenmektedir.